Tüm dünyada geçerli, işe yaradığı bilimsel olarak kanıtlanmış 11 uyku taktiği
Uykuya dalamadığınızda koyunları mı sayıyorsunuz, yoksa çorap giymek gibi taktiklere mi başvuruyorsunuz. Yatağınızda sağa sola dönüp uyumak için neler yapılacağını düşünürken dalmayı mı bekliyorsunuz. Bunların işe yaradığını düşünüyorsanız, aslında yöntemleriniz değil, bunlara odaklandığınız için uykuyaya dalıyorsunuzdur. Bir de denenmiş ve tüm dünyada geçerli olan 11 taktiğe göz atın.
Hangi ülkeden ve kültürden olursa olsun insanların yatağa girdiği zaman ortak noktası, geceyi huzurlu ve dinlendirici bir şekilde geçirmek olur. Uykuya dalamayanlar ise çeşitli yöntemlere başvurur. Koyun saymak tüm dünyada bilinen ve esprilere konu olan bir yöntem olarak listenin başındadır. Diğer bir çok yöntem ise kültür ve yaşam tarzından etkilenir. İnsanların uyku alışkanlıklarını keşfetmek, farklı coğrafyalarda nasıl dinlendirici bir uyku deneyimi yaşandığını anlamamıza da yardımcı olur.
Tüm dünyada denenmiş ve başaralı olmuş 11 uyku taktiğinden biri yaşam tarzınız ya da uykuya dalamama nedeniniz ne olursa olsun sizin için uygun olabilir.
ÇİN’İN UYKU GETİREN AYAK MASAJI TAKTİĞİ
Geceleri gerçekleştirilen bu geleneğin kökenleri, geleneksel Çin tıbbına (TCM) kadar uzanmaktadır. Rahatlamanın ve yorgun ayakların dinlenmesinin harika bir yolu olarak kabul edilmektedir. Bu uygulamayı gerçekleştirmek için ihtiyacınız olan tek şey, sıcak su dolu bir küvet veya pedikürde kullanılan küçük plastik bir leğendir. Ayrıca sıcak suyunuzu çeşitli yatıştırıcı malzemelerle de zenginleştirebilirsiniz. Örneğin:
- Epsom tuzu
- Lavanta ve gül gibi cilde zarar vermeyen uçucu yağlar
- Meyve kabukları
- Misk otu gibi otlar
Lisanslı akupunktur uzmanı olan Debbie Kung, bu yöntem sayesinde "Limbik sistemi rahatlatır, beyninize ve vücudunuza gevşemesi için sinyaller vererek onu uykuya hazırlar. ” diyor.
HÜNNAP MEYVESİ
Geleneksel Çin Tıbbı'na (TÇT) göre, suan zao ren olarak da bilinen hünnap meyvesi, zihni ve duyguları sakinleştirmek, huzurlu bir ruh halini teşvik etmek ve derin, dinlendirici bir uyku sağlamak amacıyla kullanılmaktadır.
Geleneksel Çin Tıbbı Uygulayıcısı ve Akupunktur Uzmanı Jamie Bacharach, “Hünnap meyvesinin içerisinde yer alan saponin ve flavonoid gibi iki kimyasal bileşen sayesinde stres duygularını azaltırken rahatlamanın artmasına destek olduğunu” belirtiyor.
HİNDİSTAN’IN BİTKİSEL İLACI “ASHWAGANDHA”
Ashwagandha (Hint Ginsengi) yani mor salkım, Ayurveda tıbbının kilit bitkilerinden biri ve Hint Yarımadası'nda binlerce yıldır geleneksel bir bitki olarak kabul ediliyor. Bitki, stres ve endişeyi hafifletmek ve bu durumların belirtilerinin tedavisine yardımcı olmak amacıyla kullanılıyor.
2020 yılında yapılan bir araştırmada deneklere 6 hafta boyunca günde bir kez 120 mg Ashwagandha bitkisi verilerek gözlem yapıldı. Araştırma sonucunda görülen etkiler şöyle:
- Uykuya dalma süresinde azalma
- Uyku kalitesinde iyileşme
- Restoratif olmayan uykuda azalma
- Yaşam kalitesinde iyileşme
2021'deki araştırma ise Ashwagandha'nın uykusuzluk sorunu yaşayan kişilerin uyku düzenlerini "küçük fakat önemli" bir şekilde iyileştirebileceğini gösterdi. Bu bitkinin tiroid hormonlarını harekete geçirebileceği için, tiroid hastalığı olan bireylerin kullanırken dikkatli olmaları gerekiyor. Ayrıca hamileler ile anksiyete karşıtı ve antidepresan benzeri ilaçlar kullananların ashwagandha kullanmaktan kaçınmaları tavsiye ediliyor.
İSVEÇ’DE SÜT VE YULAF LAPASI İÇMEK
İskandinav kültürü uzmanı Karl Andersson, "İsveç'te hem çocuklar hem yetişkinler için daha iyi uyumak için en klasik numara, yatmadan hemen önce süt ve yulaf içeren sıcak bir yulaf lapası içeceği olan Välling'i içmektir." diyor.
Genellikle bebeklere ve küçük çocuklara verilen bu sütlü tahıl içeceği, öğütülmüş yulaf ve inek sütünden yapılarak besin açısından zengin hale getirilmiştir. Günlük yaşamda ılık süt, uykuyu teşvik etmek için sıkça önerilen bir yöntem. Sağlıklı uyku döngülerini destekleyen triptofan, magnezyum, melatonin ve serotonin gibi bileşenler içermesiyle biliniyor.
FİNLANDİYA’NIN SAUNA KEYFİ
2019 yılında yapılan bir araştırmaya göre, 482 kişinin katıldığı ankette, insanların yüzde 83,5'inin saunadan sonra uyku düzeninde olumlu etkiler yaşadığını belirtti. Sauna kullanımının 1-2 gece süren uykuya olumlu etkileri olduğunu söyleyen katılımcılar arasında, ayda 5-15 kez saunaya girenlerin zihinsel açıdan daha olumlu sonuçlar elde ettikleri görüldü.
JAPONYA’NIN FUTON YATAĞI
‘Shikibuton’ (futon yatağı) bir Japon şiltesidir. Futon yatakları genellikle çevre dostu ve doğal malzemelerden yapılıyor, pamuk ve yün gibi materyaller kullanılıyor. Bu tür yatakların sağladığı faydalarla ilgili detaylı araştırmalar sınırlı olmasına rağmen, bazı insanlar bu yatakların uyku düzenini iyileştirmeye yardımcı olduğunu belirtiyor. Aynı zamanda futon yataklarının bel ağrısını hafifletmeye ve omurgaya destek olmaya katkı sağladığı da gelen olumlu bildirimler arasında.
GÜNEY VE ORTA AMERİKA’DA HAMAK ALIŞKANLIĞI
Yatak mağazası sahibi Stephen Light, “Hamak, uyku kalitesi için çok önemli olan şu iki şeyi sağlar: Güvenlik ve konfor" ifadelerini kullanıyor.
2011 yılında gerçekleştirilen bir araştırmada, hamakların sallanma hareketinin derin uykuya geçişi nasıl hızlandırabileceği masaya yatırıldı. Bebekler üzerinde yapılan çalışmalardan farklı olarak 12 erkeği içeren deneyde katılımcılar; iki gün 45 dakikalık öğleden sonra uyudu. Bir grup sabit, diğeri ise sallanan hamak benzeri bir yatakta yattı.
Araştırmacıların, polisomnografi ve elektroensefalogram (EEG) verilerinden yararlanarak elde ettikleri sonuçlara göre, sallanan yatakta uyuyan katılımcıların uykuya dalma süresinin azaldığı ve derin uykudan önceki uyku aşamasını kısalttı belirlendi.
GUATEMALA "WORRY" BEBEKLER
"Endişe" bebekleri, Guatemala'nın yerli toplumlarına özgü el işçiliği ürünleri olarak biliniyor. Bebekler, tahta, tel veya renkli kumaşlar kullanılarak yapılıyor, sonra da geleneksel Maya giysileri ile süsleniyor. Genelde çocuklara verilen bebekler, onların endişelerini ve korkularını ifade etmeleri için bir cesaret sembolü olarak kullanılıyor.
Her ne kadar oyuncak bebeklerin gerçekten kaygıları hafifletebileceğine dair bilimsel bir çalışma bulunmasa da, stresli durumları tanımlama ve onları sembolik bir şekilde ifade etme eyleminin karmaşık duygularla mücadelede yardımcı olabileceği öne sürülüyor.
Editör : Funda Aydın
