Betül Cüreklibatır, Cüneyt Arkın'ın ölümünden sonra yaşadığı acıyı anlattı: 40 kiloya kadar düştüm
Cüneyt Arkın'ın ölümünden sonra zor günler geçiren Betül Cüreklibatır, yaşadığı bunalımı ve 40 kiloya kadar düşüşünü anlattı. Eşi Arkın'ı çok özlediğini belirten Cüreklibatır, hatıralarıyla yaşamayı tercih ettiğini söyledi.
Betül Cüreklibatır, efsanevi Yeşilçam oyuncusu Cüneyt Arkın'ın ölümünden sonra yaşadığı zorlu süreci anlattı. Arkın'ı kaybettikten sonra büyük bir bunalıma girdiğini ve 40 kiloya kadar düştüğünü belirten Cüreklibatır, "Evimizi değiştirmedik, çünkü hatıralarıyla yaşamayı tercih ediyorum ama her yerde onu görüyorum. Oturduğu köşe, yazı yazdığı yer... Acı çekiyorum" dedi.
55 yıllık bir birlikteliklerinin olduğunu vurgulayan Cüreklibatır, tanıştıkları 1 Haziran'ın kendileri için önemli bir gün olduğunu söyledi ve "İkimiz de çocukluğumuzu, gençliğimizi, yaşlılığımızı birlikte geçirdik, hayatı paylaştık" şeklinde konuştu.
PAPATYALARLA SÜSLEDİLER
Cüneyt Arkın'ın sevgisini evlerini papatyalarla süsleyerek gösterdiğini belirten Cüreklibatır, "Onunla mutlu bir hayatımız vardı. Çok özlüyorum, çok iyi bir babaydı. Halkın sevgisi onun için çok önemliydi. Mezarına gidiyorum, insanların ona olan sevgisi beni mutlu ediyor" ifadelerini kullandı.
Cüreklibatır, Arkın'ın vefatından sonra zor zamanlar geçirdiğini ve 40 kiloya kadar düştüğünü dile getirerek, çocukları sayesinde yavaşça toparlandığını ve bu süreci atlatabilmek için çabaladığını belirtti.
"HALK ADAMIYDI"
Betül Cüreklibatır, Cüneyt Arkın'ın sevgisini ve hayat felsefesini övgüyle anlatarak şunları dile getirdi:
"Cüneyt'i tanıyanlar bilir, gösterişten hoşlanmazdı. Her zaman eskimeyen şeyleri tercih ederdi, lüks arabalara binmez, büyük villalarda oturmazdı. Onunla çok mutlu bir hayatımız vardı. Çok özlüyorum, olağanüstü bir babaydı. Halkın sevgisi onun için çok değerliydi. Ne para, ne pul, ne şöhret... Mezarına gidiyorum, insan kalabalıkları görüyorum. İnsanlar ona güller koyuyor, bu sevgi beni çok mutlu ediyor. Cüneyt, halk adamıydı ve vatansever bir insandı."
Editör : Elif Demirtaş Bilir
