Boşanma sürecinin çocuklara etkileri: Boşanan anne baba ne yapmalı?
Boşanma sürecinde çocukların duygusal sağlığını korumak, anne ve babanın tutumlarına bağlıdır. Ebeveynlerin, boşanma ve sonrası süreci sağlıklı yürütmeleri en önemli kuraldır. Peki boşanma sürecinde çocuklar nasıl etkiler? Çocuklara boşanma sonrası nasıl davranmalı gibi soruların cevaplarını sizler için araştırdık. İşte uzman görüşleri...
Doğumundan itibaren anne ve babasıyla aynı evde yaşayan çocuklar, boşanma sürecinde psikolojik açıdan zorlanabilir. Bu süreçte anne ve babanın yaklaşımı, sürecin çocuklar için daha kolay ya da daha zorlu geçmesine neden olabilir. Bu sebeple uzmanlar, boşanma sürecinin çocuklar açısından en az etkilenmeyle atlatılabilmesi için bazı öneriler sunmaktadır. Bu önerileri sizler için derledik.
Boşanma hakkında ilk farkında olmamız gereken, bunun bir süreç olduğudur. Yani aniden gerçekleşen bir olay değildir. Bu süreç, boşanma öncesi ve sonrası ilişkileri, çatışmaları ve boşanma sonrası uyum evrelerini kapsar. Bu nedenle süreç yıllarca sürebilir.
BOŞANMA İLK DÖNEMDE ÇOCUKLAR İÇİN STRES KAYNAĞI OLABİLİR
Boşanma sonrasında çocukların yaklaşık yüzde yirmisinde bazı problemler gözlemlenir. Bu oran, boşanmamış ailelerin çocuklarına kıyasla riskin yaklaşık iki katına çıktığını gösterir. En sık görülenler arasında davranış problemleri, kurallara uymama, akademik başarıda gerileme, kaygı ve depresyon yer alır. Boşanma, çocuklarda sosyal ilişki sorunlarına da neden olabilir ve ileride kendi evliliklerinde boşanma riskini artırabilir ama boşanmış ailelerin çocuklarının çoğunluğunda klinik olarak önemli düzeyde problemler ortaya çıkmaz. Boşanmış ailelerin pek çok çocuğu, yaşıtlarına göre daha mutlu ve daha başarılıdır.
BOŞANMA HERKES İÇİN BİR STRES SEBEBİ OLABİLİR
Öncelikle, geçiş dönemleri tek başına zorlayıcıdır. Boşanmadan önceki bir iki yıl aile için duygusal ve pratik açıdan sarsıcıdır. Çocuklar bu süreçte ebeveynler arasındaki anlaşmazlıklara bazen tanık olurlar bazen de aileler, bu anlaşmazlıkları çocuktan gizlemeyi başarırlar.
AYRILMA KARARININ İLK DÖNEMLERİ GENELLİKLE SAĞLIKLI YÜRÜTÜLEMEZ
Zorlu bir ortamda, çocuğa uygun bir açıklama yapılmaksızın bir ebeveynin (genellikle baba) evden ayrılması nadir görülen bir durum değildir. Bu, çocuğun kaygı duymasına, durumu kendi başına anlamlandırmaya çalışmasına, zihninin karışmasına ve kendini yalnız hissetmesine yol açabilir. Resmi olarak boşanma gerçekleşene ya da bir mahkeme kararı çıkana kadar çocuk babasıyla görüşemeyebilir.
BOŞANMA İLE EBEVEYNLİK KALİTESİ DÜŞEBİLİR
Genellikle çocuğun babayla görüşme olasılığı azalır. Bu durum, özellikle boşanma öncesinde babasıyla yakın bir ilişkisi olan çocuklar için büyük bir stres kaynağıdır. Anne çocuğuyla birlikte olsa bile, kendi duygusal durumu ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle yeterince sağlıklı bir ilişki kuramayabilir. Çocuğu tek başına yetiştirmenin zorlukları, birlikte yaşayan ebeveyni olumsuz etkileyebilir. Boşanma sonrası birçok mali sorun ortaya çıkar ve bu durum hem ebeveynlik kalitesini hem de genel yaşam standartlarını düşürebilir. Eğer çocuk taşınmak durumunda kalırsa, okulunu, evini ve arkadaş çevresini kaybedebilir. Boşanma sonrası anne ile baba arasındaki anlaşmazlıklar ve çatışmalar, özellikle çocuğu arada bırakacak şekilde sürerse, çekişmeli boşanmalarda çocuk için risk faktörü artar.
BOŞANMA EBEVEYNLERİ DE KÖTÜ ETKİLEYEBİLİR
Duygusal destek ve finansal güven azalır. Eşler genellikle birbirlerini daha sağlıklı bir yaşam tarzına yönlendiremez ve boşanma sonrasında eşlerde olumsuz alışkanlıklar (örneğin aşırı alkol tüketimi) ortaya çıkabilir veya mevcut olanlar artabilir. Anne ve baba, kendi yaşamlarını yeniden düzenleyip, ekonomik açıdan yeterli, yakın sosyal ilişkiler barındıran ve tatmin edici bir duruma getiremedikçe problemler sürebilir.
KORUYUCU ETKENLER
Boşanmanın çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerini hafifletici etkenler arasında, en azından bir ebeveynle sağlıklı bir ilişki sürdürmesi, anne ve baba arasındaki çatışmaların sona ermiş olması, maddi açıdan istikrarlı bir duruma ulaşılması ve diğer ebeveynle olumlu bir ilişkinin devam etmesi yer alır. Ayrıca çocuğun zeki olması, sağlam sosyal ilişkiler kurabilmesi, sakin bir yapıya sahip olması ve akademik başarısının yüksek olması koruyucu bir etkendir. Her iki ebeveynin de hem sevgi gösterebilme hem de sınır koyabilme yeteneklerinin güçlü olması, sorunların azalmasına katkı sağlar.
BOŞANAN ANNE BABALAR NE YAPMALI?
Boşanmanın çocuklar üzerindeki etkilerini hafifletme yollarını, yukarıda risk faktörlerini artıran ve koruma sağlayan unsurlardan çıkarabiliriz.
1. Ayrılık sürecinde çocuğa, gelişim seviyesine uygun bir biçimde bilgi verilmelidir. Bu noktada anne ve baba, birbirini suçlayıcı bir yaklaşım sergilememelidir. Çocuk özellikle kendi yaşamının nasıl etkileneceğini öğrenmek ister. Bu nedenle çocuğa nerede kalacağı, aynı okula devam edip etmeyeceği, babasını ve diğer yakınlarını nasıl ve ne sıklıkla göreceği gibi bilgiler, anlayabileceği bir dilde sunulmalıdır.
2. Anne ve baba, çocuğa uygun biçimde sınırlar koymaya ve sevgi göstermeye devam etmelidir. Çocuklar, sınırların belirgin olmasından memnuniyet duyarlar. Aşırı kısıtlama veya yeterli sınırların olmaması, çocuğun huzursuz hissetmesine yol açabilir.
3. Babanın katılımının sağlanması ve devam ettirilmesi, çocuğun mutluluğu ve gelişimi açısından önem taşır. Babanın desteğinin devam etmesi, annenin yaşamını da kolaylaştıracak ve çocuğuyla olan ilişkisini daha olumlu bir duruma getirecektir.
4. Anne ve babanın ayrılık sonrası her konuda hemfikir olması zorunlu değildir. Belirli sınırlar çerçevesinde, anne ve babanın kendi evlerinde kendi düzenlerini kurmaları normal karşılanmalıdır. Bu nedenle, çocuğun ne yediği, ne giydiği ve uyku saatleri gibi konularda genel olarak uzlaşmaları yeterlidir. Anne ve babanın her ayrıntıda mutabık kalması beklenmez.
5. Çocuklarla sağlıklı bir ilişki kurmak için yetişkinlerin psikolojik durumlarının iyi olması önemlidir. Bu süreç bazen zaman alabilir ve bu yoldaki en önemli adım, yaşamı yeniden düzene sokmaktır.
6. Boşanma sonrası akademik problemler yaygındır, bu nedenle çocukların bu yönden desteklenmesi önemlidir. Ekonomik imkanların elverdiği durumlarda, özellikle annenin psikolojik olarak iyi olmadığı hallerde akademik destek alınması olumlu sonuçlar sağlayabilir.
7. Boşanma sonrası anlaşmazlıklara çocuk dahil edilmemelidir. Çatışmalar sürse dahi, çocuklara yansıtılmadığında çocuklar bu durumdan çok daha az etkilenir.
8. Anne ve babanın birbirini yoğun şekilde suçlaması ve kötülemesi, bunu yapan ebeveynin çocukla olan ilişkisini olumsuz etkiler ve bir bumerang gibi kendisine geri döner. Bu tür davranışlardan kaçınmak önemlidir.
Editör : Sema Acar