Parfüm şişeleriyle neler yapılmalı? Boş parfüm şişeleriyle ne yapılır?
Boş parfüm şişeleriyle neler yapılabilir? Estetik tasarımlarıyla dikkat çeken parfüm şişeleri, dekorasyonda değerlendirilebilecek harika aksesuarlar olabilir. Şişelerinizi minik çiçek vazolarına dönüştürebilir ya da büyük şişelerle teraryum yapabilirsiniz. Peki boş parfüm şişeleriyle ne yapılır?
Parfüm şişeleri sadece parfüm saklamak için değil, aynı zamanda ev dekorasyonunda da kullanılabilecek harika birer materyaldir. Bu yazımızda, boş parfüm şişelerini değerlendirmek için yaratıcı ve pratik çözümler sunuyoruz. Çiçek vazosu olarak kullanarak evinizde doğal bir hava yaratabilir, teraryum yaparak mini bir doğa köşesi oluşturabilir veya oda kokusu hazırlayarak evinizi mis gibi kokularla doldurabilirsiniz. Parfüm şişelerini değerlendirmenin birbirinden farklı ve pratik yolunu sizler için hazırladık. İşte o yöntemler:
ÇİÇEK VAZOLARI
Küçük çiçek vazoları yapmak, parfüm şişelerini yeniden kullanmanın en basit ve zarif yollarından biri. Şişenin üst kısmındaki püskürtücüyü dikkatlice çıkararak içine çiçeklerinizi yerleştirebilirsiniz. Çiçeklerin daha uzun süre taze kalması için su ekleyebilir ya da kurutulmuş çiçekler kullanarak kalıcı bir aranjman oluşturabilirsiniz.
TERARYUM
Büyük parfüm şişeleriyle minyatür bir teraryum yapabilirsiniz. Şişenin içine kum, taş ve minyatür bitkiler yerleştirerek şık bir dekoratif obje oluşturabilirsiniz. Bakımı kolay olsun istiyorsanız yapay bitkiler kullanabilirsiniz. Alternatif olarak su ekleyerek su altı teraryumu bile oluşturabilirsiniz!
ODA KOKUSU
Evinizin hoş kokmasını seviyorsanız, eski parfüm şişenizden çubuklu oda kokusu yapabilirsiniz. Bunun için alkol, su ve seçtiğiniz uçucu yağları şişeye ekleyin. İsteğe göre limon veya portakal kabuğu da koyabilirsiniz. Çubukları şişeye yerleştirerek karışımın evinize mis gibi kokular yaymasını sağlayabilirsiniz. Kokunun etkisini artırmak için çubukları zaman zaman çevirin.
DEKORASYON
Parfüm şişelerinin çekici tasarımlarını dekorasyon için de kullanabilirsiniz. Şişeleri renkli su veya gıda boyasıyla doldurabilir, dışını boyayarak ya da payet, inci gibi detaylarla süsleyerek kişisel dokunuşlar katabilirsiniz. Ayrıca, kurdeleler veya ponponlarla süsleyerek kendi tarzınıza uygun eşsiz dekorlar yaratabilirsiniz.
İLK PARFÜM KRALİÇE ELİZABETH ADINA ÜRETİLDİ
Parfüm kelimesi, Latince "kokulu duman" anlamına gelen "perfumum" sözcüğünden türetilmiştir. Parfümün geçmişi oldukça eskiye dayanır; M.Ö. 5000’li yıllarda Mısırlılar, güneş tanrıları Ra’ya adak olarak kokulu otlar yakardı. Bugün "tütsü" olarak bildiğimiz bu uygulama, o dönemde dini ritüellerin ayrılmaz bir parçasıydı. Mısırlılar, ölülerini kokulu yağlarla mumyalar, mezarlarına da gözyaşı şişeleri ve parfüm şişeleri bırakırlardı. Hatta ünlü firavun Tutankhamon’un mezarında kokulu kremlerle dolu vazolar ve parfüm şişeleri bulunmuştur. Mısırlılar, günlük yaşamlarında da kokulu yağlar ve pomatlar kullanarak kendilerini hoş kokularla donatırdı. Parfüm tarihindeki ilk üretici olarak bilinen isim ise M.Ö. 2. yüzyılda Mezopotamya’da yaşamış kimyager Tapputi’dir.
Modern parfüm anlayışına sahip ilk örnek ise 14. yüzyılda, 1370 yılında ünlü Macar kraliçesi Elizabeth adına üretilmiştir. Biberiye yağı, lavanta yağı ve alkol karışımından oluşan bu parfüme "Macar suyu" adı verilmiştir.
yüzyıla gelindiğinde, cam işçiliğinde sağlanan ilerlemelerle birlikte parfüm de daha hızlı gelişmeye başlamıştır. Fransa, özellikle bu dönemde parfümün merkezi olarak kabul edilmiştir. Ancak o yıllarda parfümün doğrudan vücuda sürülmesinin hastalıklara yol açabileceği düşünülüyordu. Bu nedenle insanlar kötü kokuları gidermek için parfümü daha çok eldiven, mendil, şapka ve giysilere sürmeyi tercih etmiştir.
ve 18. yüzyıllarda parfüm endüstrisi gelişmeye devam etmiş ve Fransa'nın güneydoğusundaki Grasse kasabası, parfüm üretiminin merkezi haline gelmiştir.
yüzyılda ise parfümler artık sanat eseri sayılabilecek şişelerde üretilmeye başlamış; parfümler yalnızca kötü kokuları maskelemek için değil, kişiliği yansıtan bir unsur olarak görülmeye başlanmıştır. Artık parfümler, çağdaş yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir.
Editör : Elif Demirtaş Bilir
