Eksikliği çocuğa ciddi zararlar veriyor! Vitamin ve demir eksikliği kadar önemli
Çocuklarda oyun süreleri azaldığında en az vitamin eksikliği kadar ciddi problemler ortaya çıkıyor. Yapılan araştırmalar ailelerin çocuklarını serbest oyun aktivitelerinden daha çok başarı odaklı etkinliklere götürdüğünü ortaya koyuyor.
Çocuklarda oyun eksikliği aslında tıpkı vitamin eksikliği gibi ciddi sorunlara neden olabiliyor. Çocuğunuza C vitamini, D vitamini veya demir eksikliği gibi tanı konduğunu düşünün çok panikler ve iyileştirmeye çalışırsınız. İşte aslında oyun eksikliği de en az bu saydıklarımız kadar önemli.
Oyun eksikliği sandığınızın aksine çocuk için ilerde büyük sorunlara yol açabiliyor. LEGO'nun yaptırdığı global bir araştırmaya göre çocuklar dünya geneline bakıldığında oyun eksikliği yaşıyor. Türkiye'de ise durum şöyle; aileler genellikle çocuklarını oyun aktiviteleri yerine başarı odaklı aktivitelere götürüyor.
Eğer çocuğunuzu gözlemliyorsanız göreceksiniz ki saklambaç, top oyunları veya parkta seksek oynarken çok mutludur.
Oyun oynamak aynı zamanda dil ve konuşma becerilerini de desteklediği için uzmanlar konuşması geciken çocukların bol bol oyun oynamasını tavsiye ederler.
Oyuncaklarını konuşturan, bebekleriyle evcilik oynayan, onlara giysiler giydirip araba yarışı yapan çocukların bu an içinde ne kadar mutlu olduğunu sakinleştiğini fark edeceksiniz. Ayrıca oyun oynama vaktini dolu dolu geçiren çocukların ders çalıştıkları sırada da ne kadar pozitif olduğunu da göreceksiniz.
DOYA DOYA OYNADIĞINIZDAKİ FARKI GÖRÜN
Sabah.com.tr'den Pınar Yıldız Yüksel'in haberine göre; Çocuğunuzla hiçbir uyaran olmadan sadece ona odaklanarak bir araya geldiğinizde hem aranızdaki bağ güçlenecek hem de onun nasıl mutlu olduğunu ve ruhunun doyuma ulaştığını görmüş olacaksınız. Oyun oynamak çocukların temel bir ihtiyacıdır ve oyun hayatından eksildiğinde bu beraberinde birçok soruna neden olabilir.
TELEFONLA İLGİLENEN EBEVEYN SAYISI ÇOK FAZLA
Yapılan araştırmalar gösteriyor ki yetişkinler telefonlarıyla haftada ortalama olarak 26 saat geçiriyor. Buda gün içinde bir yetişkinin 3-5 saatten fazla telefonla oynaması anlamına geliyor.
Çocuklarda oyun oynamanın bilişsel yetenekleri şekillendirmeye yardımcı olduğunu söyleyen uzmanlar oyun esnasında çocuğun kendini iyi hissettiğine dikkat çekiyor.
Aynı zamanda uzmanlar çocuğun oynanması gereken süreden daha az oyun oynadığında endişe kaynağı olabileceğini ifade ediyorlar.
YETKİNLİKLERİ VE BECERİLERİ GELİŞMEYEBİLİR!
Araştırmaların sonuçlarından yola çıkıldığında görülüyor ki ailelerin yüzde 57'si başarı odaklı aktivitelerde daha çok zaman geçiriyor. Özellikle son 3 yılda bu sayıda bir artış yaşandığı bir gerçek... Bu durumun oyun süresinden kısılarak yapılması da işi daha da kötüleştiriyor.
LEGO Group Marka Geliştirme Başkan Yardımcısı Alero Akuya ise "Bir çocuğun her gün oyuna zaman ayırmasının onun kendisini iyi hissetmesi ve gelecekteki başarısı için gerekli olduğunu kabul etmezsek, hayati becerilerden yoksun bir genç yetişkin nesil ile karşı karşıya kalacağız. Oyuna ayrılan zaman, çocuklara yatmadan önce masal okumak ya da iyi beslenmelerini sağlamak kadar önemli olmalı" ifadelerini kullanıyor.
OYUNUN SAĞLADIĞI KATKILAR SAYMAKLA BİTMİYOR
Cambridge Üniversitesi Oyun Profesörü Dr. Paul Ramchandi konu ile ilgili olarak "Çocukların kendilerine kapsamlı bir eğitim ve beceri seti sağlayan tüm faaliyetlerin bir parçaları olmalarının çok büyük bir değeri var ancak oyun çocuklara gerçekten özel bir deneyim sunuyor. Çocuklar oyun yoluyla; gelişimlerinin, öğrenmelerinin ve büyümelerinin diğer tüm yönlerini geliştiren temel beceriler geliştiriyor. Çocuğunuz oyun oynamak için yeterli zamana sahip olduğunda özgüven, problem çözme ve iletişim gibi becerilerini geliştirebilir ve bu beceriler yaşamının ilerleyen dönemlerinde çocuğunuzun tam potansiyeline ulaşmasına yardımcı olabilir" diyor.
OYUNUN YERİNİ BAŞKA BİR ŞEY TUTAMAZ
Araştırmalar gösteriyor ki dünya genelinde ebeveynlerin yüzde 70'i, Türkiye'de de yüzde 74'ü çocuklarını gelecekte daha başarılı olacaklarına inandıkları için serbest oyun yerine özünde başarı olan etkinlere yönlendirmeyi daha çok tercih ediyor. Bu aktivitelerin başında da dil öğrenme, spor ve özel dersler geliyor.
Editör : Ezgi Sezer
